Namazın içindeki ve dışındaki farzlar nelerdir?
İçindekiler
Namaz, İslam'ın beş temel şartından biridir ve her Müslümanın yerine getirmesi gereken önemli bir ibadettir. Namazın kabul olması ve doğru bir şekilde eda edilmesi için, belirli farzları yerine getirmek gerekmektedir. Bu farzlar, namazın hem içinde (iç farzlar) hem de dışında (dış farzlar) olmak üzere ikiye ayrılır. Bu yazımızda, namazın içindeki ve dışındaki farzlar nelerdir, detaylı bir şekilde inceleyeceğiz.
Namazın Dışındaki Farzlar (Şartlar)
Namazın dışındaki farzlar, namaza başlamadan önce hazırlık niteliğinde olan ve namazın geçerli olabilmesi için yerine getirilmesi gereken şartlardır. Bunlara "şartlar" da denir.
- Hadesten Taharet: Namaz kılacak kişinin abdest veya gusül alarak temizlenmesi demektir. Abdest, küçük hades olarak bilinen, abdesti bozan durumlardan temizlenmeyi sağlar. Gusül ise, cünüplük gibi büyük hadeslerden temizlenmek için gereklidir.
- Necasetten Taharet: Namaz kılınacak yerin, elbisenin ve bedenin necasetten (dini açıdan pis sayılan şeylerden) temiz olması şarttır. Üzerinde kan, idrar gibi pislikler bulunan bir kişi, bu pislikleri temizlemeden namaz kılamaz.
- Setr-i Avret: Namaz kılarken, erkeklerin ve kadınların belirli bölgelerini örtmeleri gerekmektedir. Erkeklerde avret mahalli göbek ile diz arasıdır. Kadınlarda ise yüz, el ve ayaklar hariç tüm vücut avret mahalli olarak kabul edilir.
- Vakit: Her namazın belirli bir vakti vardır ve namazın o vakit içinde kılınması farzdır. Sabah, öğle, ikindi, akşam ve yatsı namazlarının her birinin başlangıç ve bitiş zamanları bellidir.
- Kıbleye Yönelmek (İstikbal-i Kıble): Namaz kılarken Kâbe'ye doğru yönelmek farzdır. Kıble yönü, coğrafi konuma göre değişir ve günümüzde pusula veya çeşitli uygulamalar aracılığıyla kolayca tespit edilebilir.
- Niyet: Hangi namazı kılacağını bilerek ve Allah rızası için o namaza başlamaya niyet etmek farzdır. Niyet, kalben yapılır ve dil ile söylenmesi şart değildir.
Namazın İçindeki Farzlar (Rükünler)
Namazın içindeki farzlar, namazın bizzat kendisini oluşturan ve namaz esnasında yerine getirilmesi gereken temel unsurlardır. Bu farzlara "rüknler" de denir. Bu rükünlerden herhangi birinin eksik veya hatalı yapılması, namazın geçersiz olmasına neden olur.
- İftitah Tekbiri (Tekbiratul İhram): Namaza "Allahuekber" diyerek başlamak farzdır. Bu tekbir ile birlikte namaz başlar ve artık dünya işleriyle meşgul olmaktan vazgeçilir.
- Kıyam: Namazda ayakta durmak farzdır. Ancak, sağlık sorunları gibi geçerli bir mazereti olanlar oturarak namaz kılabilirler.
- Kıraat: Namazda Kur'an-ı Kerim'den ayetler okumak farzdır. Genellikle Fatiha suresi ve ardından başka bir sure veya birkaç ayet okunur.
- Rükû: Kıraatten sonra eller dizlere değecek şekilde eğilmek farzdır. Bu pozisyonda bir süre kalınır ve "Subhane Rabbiyel Azim" denir.
- Secde: Rükûdan sonra yere kapanarak alın, burun, eller, dizler ve ayak parmaklarının yere değdirilmesi farzdır. Secdede "Subhane Rabbiyel Ala" denir. Her rekatta iki secde yapılır.
- Kade-i Ahire (Son Oturuş): Namazın sonunda oturmak ve Ettehiyyatü, Allahümme Salli, Allahümme Barik ve Rabbena dualarını okumak farzdır.
- Namazdan Çıkış (Huruç): Son oturuşta dualar okunduktan sonra sağa ve sola selam vermek namazı tamamlar. Selam verirken "Esselamu Aleyküm ve Rahmetullah" denir.
Namazın içindeki ve dışındaki farzları öğrenmek ve bu farzları eksiksiz bir şekilde yerine getirmek, namazımızın Allah katında kabul görmesi için büyük önem taşır. Bu nedenle, her Müslümanın bu konuya özen göstermesi ve gerekli bilgileri edinmesi gerekmektedir. Unutmayalım ki, namaz sadece bir ibadet değil, aynı zamanda Allah ile kurduğumuz en güçlü bağdır.